By incorporating pedestrian and bike paths into its transportation strategy, Istanbul can build a physical and social infrastructure that optimizes the participation of all people, regardless of physical and mental disabilities.
Istanbul then would be not simply Europe’s largest and fastest growing city. It would be its model.

Wednesday, September 30, 2009

Bu Pazar, 4 Ekim, Eski surlar boyunca koşup eğlenelim

Bu Pazar ayın ilk Pazar günü olduğu için tekrar Topkapı'da buluşalım, saat 9.00da. Buluşma noktası Topkapı Meydanı'ndaki güzel gölgeli Aile Çay Bahçesi. (Harita’da Surp Nagogoyas Kilisesi yanında: Kroki)


İsterseniz, çocuklarla geliniz! Koşalım, yürüyelim, bisiklet sürelim. Belki de frizbi oynayalim. Olmaz mı? Bu 5. yüzyıllın savunma surları mükemmel bir yer çeşitli sporlar yapmak için.

Ve ulaşım aşırı kolay, Topkapı Meydanı'nın merkezi bir yer olduğu için. Metrobüs, Otobüs (Beşiktaş’tan 28T, Taksim’den 83), Tramvay (Topkapı durağı) ve Metro (Ulubatlı durağı) ile Topkapı'yı ulaşabilirsiniz. Başka otobüs hattları araştırmak için Nasıl giderim tıklayınız lütfen.

Görüşmek üzere!

Monday, September 28, 2009

İstanbul'un bisikletlileri ve bisiklet kullanılacak yerleri


Moda
20 Eylül











Moda İskelesi
20 Eylül














Kartal
Nilgül Ertekin ve Pablo, İstanbul'dan Nepal'a bisikletle (blog)
10 Eylül













Riva
I. Riva Triatlon
27 Eylül















Yeşilpınar
13 Eylül
















Sultançiftliği
21 Eylül

















Bağcılar
21 Eylül



Bağcılar
21 Eylül





















Bakırköy sahil yolu
21 Eylül















Yedikule sahil yolu
21 Eylül














Yenikapı
21 Eylül















































Galata Köprüsü
21 Eylül




Ayvatbendi, Belgrad Ormanı
25 Eylül




Neşet Suyu, Belgrad Ormanı
25 Eylül

Thursday, September 17, 2009

Ba Pazar, Moda ile Bostancı arasında koşalım

Bu Pazar, bayramın ilk günü, Asya tarafında Moda ile Bostancı arasındaki koşu parkurunu koşarak, yürüyerek veya bisiklet kullanarak gezeceğiz. Bu parkurun trafikten uzak kaldığı için çocuklara uygun. Sizi, çocuklarınızı ve yeğenlerinizi bekliyoruz!

Pazar, 20 Eylül, saat 9.00da, Kadıköy'de, Türk Balon önünde buluşacağız.

Kadıköy'e giden vapurlar:
  • Beşiktaş'tan saat 8.15te kalkıyor
  • Eminönü'den saat 8.20de kalkıyor
  • Karaköy'den saat 8.30de kalkıyor

İyi bayramlar! Görüşmek üzere,

John
0 539 304 49 44
john.crofootATadimadimDOTorg

Tuesday, September 15, 2009

Alibeyköy'de bir koşu parkur düşü

Foto: Alibeyköy (ön planda) ve Kağıthane (arka planda) doğayı geri itiyor.














Bir varmış bir yokmuş Alibeyköy İstanbul'un en yetenekli koşucularını besliyormuş, çünkü bu semtin muhteşem koşu alanları varmış ve çocuklar özgürlüğü tatmak için Alibeyköy Deresi boyunca devamlı koşuyorlarmuş.

Foto: Bugünkü Alibeyköy'lü çocuklar az koşarlar. Alibeyköy Stadı var (duvarın arkasında), ama her saatte açık değil. Halk nerede koşar?













Bugünlerde Alibeyköy kent ile doğa arasındaki sınırda duruyor. Alibeyköy Deresi kenarında yeşillik var. (Foto: Sol tarafta Alibeyköy, sağda Mareşal Fevzi Çakmak Caddesi, Kağıthane)













Ancak inşaat siteleri çıkıyor yavaş yavaş; mesela Alibeyköy Merkez ile Baraj arasında KİPTAŞ'ın Fınanskent olacak.














Derenin her iki taraftaki yollar geniş, ve yolların yanında güzel, yumuşak zeminli bir koşu yolu için bol bol yer var. Düşte bir şey kolayca görünüyor: Alibeyköy Deresi İstanbul'un en güzel koşu yerlerinde oluşabiliyor.

Foto: Baraj Yolu'ndan yeni Trump Binaları görünüyor.













Foto: Atatürk Caddesi Alibeyköy Merkez'e uzanıyor.













Üstelik, bugünlerden itibaren mevcut olan yollar şimdilik orta mesafe yarışlarına uygun. Aşağı yukarı 7 km bir yuvarlak var: Merkez'deki Alibeyköy Stadı'ndan çıkıyorsun, Mareşal Fevzi Çakmak Caddesini kuzeye yönelim izliyorsun. Ondan sonra Baraj Yolu'nda sonuna kadar koşuyorsun. Atatürk Caddesi'ne gelince sola dönüyorsun, Merkez'e doğru koşuyorsun.

İstanbul'un yol koşucuları her iki ayda Riva'da yarışabiliyorlar artık, ve arada Alibeyköy'de koşabilirler. Neden olmasın? Alibeyköy (Eyüp İlçesi) koşu kültürü için önemli bir kaynak sağlanabilir.

Sadece koşucular için değil, erken saatlerde (özellikle hafta sonları) bu parkur bisikletliler için artık uygun ve keyifli. Düzenli bir bisiklet ve koşu parkuru yapılırsa mahallenin genç bisikletlileri ve koşucuları önemli ve zevkle bir şekilde istafade edebilirler.

Haydi arkadaşlar, biraz düşünelim, bir plan yapalım. Ne dersiniz?? Bu vizyonunun geliştirilmesi gerekiyor. Yardımcınıza ihtiyacımız var. Lütfen bizi arayın:
0 539 304 49 44
john.crofootATadimadimDOTorg

Mareşal Fevzi Çakmak Caddesi




Mareşal Fevzi Çakmak Caddesi Baraj Yolu'nun başlangıcına yaklaşırken, kaldırım daralıyor.




















Baraj Yolu'nda yayalar tekrar nefes alabilirler, koşular daha hızlı koşabilirler. Ama kaldırım düz olmadığı için dikkat edilmesi gerek.














Baraj Yolu'nda













Baraj Yolu'nda Atatürk Caddesi'ne yaklaşırken, yeni köprüyü geçiyorsun.













Baraj Yolu'nun sonu'ndaki köprü 2008'de yapıldı, ve şehirde hiç yaya yokmuş gibi incecik bir kaldırım yapıldı. Ne yazık ki.














Baraj Yolu'nun bitiş noktasından, sola dönüyorsun ve Alibeyköy Merkez'e kadar Atatürk Caddesi izliyorsun. Sağa dönersen, iki seçeneğin var: ya Yeşil Pınar'a çıkıyorsun (bisiklet yolu var tepe üstünde !!!) ya Gazi Mahallesi'ne çıkıyorsun (ve Gazi Mahallesi'ni geçtikten sonra Baraj Üstü'ne varıyorsun ve o zaman çamlı ormana girmiş oluyorsun, ama artık 2-3 tane farklı güzergaha uzandık . . . )













Atatürk Caddesi



Monday, September 14, 2009

Alibeyköy'de: Urban Trekingçiler Yağmurdan Korkmazlar!


İki günden beri yağmur bekleniyordu, ancak az yağmur yağmıştı. İşte, Pazar sabahı, saat 8.00de, Alibeyköy'deki Mısır Heykeli'nde buluştuğumuzda, hava bulutluydu. Yağmur yoktu.

Ancak yürümeye başladığımızda, yavaş yavaş yağmur başladı. (Kötü bir örnek gösteriyoruz. Her bisikletli düzenli kaskını giyinsin!!)


Havadan korkmadan, guneye yöneldik. Santralistanbul'a gelince, yeni parkına girdik. Bu park artık Santralistanbul'dan Unkapanı'na kadar Haliç boyunca uzunyor.




Eski Galata Köprüsü'ne kadar uzandık.





Ve Alibeyköy'e dönmek için karşıya geçtik.





Fakat, ne yazık ki, İstanbul Kültür Merkezi'nin önündeki parkur kapalı. Açıl Susam Açıl desek de ifadelerimiz hiç faydalı değildi. Üzüldük.















Tekrar Nostaljik Galata Köprümüzü geçtik, ve arkadaşlarla karşılaştık.














Gerçekten Haliç'in güney kenarında güzel bir rekreasyon alanı oluştu. Koşucular, yayalar ve bisikletliler için harika bir parkur var.

Yaya yolları geniş, güvenli ve trafik'ten uzak kalıyor. Tek şikayet yaya yollarının çogunun betondan yapılması. Beton aşırı sert bir zemin ve koşucular için zararlı oluyor. Belediye ile konuşalım, yumuşak zeminli koşa parkuru yapılsın diye!













Üstelik, bazen araba trafiğiyle sıkıştık, rahatsız olduk. Bu zor ve tehlikeli noktaları geçmek zorundaydık ama hallettik!















Alibeyköy'e geldiğimizde yağmur durdu. Sırılsıklam olarak Alibeyköy Stadı'nın yanındaki lokantaya gittik, ve Halil Usta bizim için güzel bir Urfa dürüm yaptı.



















Nefisti!



















Bu arada, Hor Hor'da olduğu gibi, Alibeyköy'de de bir sürü insan bisiklet kullanıyor.

Kuşkusuz, güzel, güvenli ve uzun bisiklet ve yaya yolları yapılırsa, daha fazla kişi harekete geçer. Ne yapalım, arkadaşlar??


















Daha fazla fotoğraflar görmek için, lütfen linki tıklayın

Friday, September 11, 2009

Alibeyköy'ün gelişmelerini gezelim


Şimdilik Alibeyköy'de koşulacak yer var mı? Bu mahalle çabuk değişiyor. Koşucular için, yayalar için neler yapıyorlar acaba? Bakalım, dolaşalım biraz, bu Pazar sabahı.

Koşarak, yürüyerek, bisiklet kullanarak -- herkes keyifine göre hareket edebilir Alibeyköy Deresi boyunca. Başlangıç olarak, Alibeyköy "Mısır" Meydanı'nda (Kıvrılan Sokak) buluşalım, 13 Eylül, saat 8.00de, tam ünlü mısır heykeli önünde.

Not: Arkadaşımız Faruk her gün işe giderken Alibeyköy'ü geçiyor. Faruk Abi'ye göre, Alibeyköy yoğun yağışlar'dan etkilenmemiş, sorun yokmuş orada.

Bu haftanın Pazar Güzergahı: Alibeyköy Merkez'den çıkıp dere boyunca yürüyebiliriz. 7 km (aşağı yukarı).

Koşunun Gidişi: Mareşal Fevzi Çakmak Caddesi ve Baraj Yolu Caddesi.



Koşunun Dönüşü: Atatürk Caddesi (Şu an belli bir koşu parkuru yok, ve kaldırım caddenin genişliğine göre dar. Ancak koşular buralarla ilgilerini gösterirseler, daha güzel, uygun ve güvenli bir parkur çıkabilir diye düşünüyorum.)







Yoruluyorsak, merkezde, Atatürk Caddesi'nde, hastanenin karşısında çok hoş bir çay evinde oturabiliriz (kuaförün yanında).









Aç olduğumuz zaman, Alibeyköy Stadı'nın yanındaki Urfalı Halil'in dürüm lokantası'na gidebiliriz. Halil Abi çok misafirperver. Belki istersek. futbol sahasında maç oynarız!

Veya daha lüks bir brunch yapmak için, Santralistanbul'da Tamirhane var. Öğleden sonra ise, Cihan'ın güzel bir önerisi var: Koç Müzesindeki
Minyatür odalar sergisi 15 Eylül'e kadar sergileniyor. Koştuktan sonra orası da gezilebilir. Harika bir pazar olur.




Ulaşım: Şişhane'den dolmuş var, Mecideköy'den 49 nolu otobüs var, ve Eminönü'den 99 ve 399 nolu hatları da var. Başaka hatlar için Nasıl giderim tıklayın.

Eskiden Alibeyköy hep tarla imişti; padişahının ordunun atları buralarda üretilen mısır yiyorlarmıştı. (Evet, heykel gibi Türkçem biraz komik.) Alibeyköy'de 1950'lı yıllardan itibaren (veya daha erken) gece kondular ortaya çıkmaya başladı. O zamandan kalan küçük evler gerçekten hoşuma gidiyor. Şimdi daha büyük ve bazen pırıl pırıl bir kaplanmayla beton binalar çıkıyor, eski evler arasında . . .